Clinic Nişantaşı: 0 212 234 90 90
Nişantaşı Hastanesi: 444 00 77
Jinekoloji

Dış Gebelik – Ektopik Gebelik

NEDİR?   NASIL OLUŞUR?

Embryo dediğimiz döllenmiş yumurtanın gebeliği oluşturmak için rahime tutunmak yerine rahim dışı üreme organlarına yerleşmesidir. Özellikle tüplere yerleşen bu istenmeyen durum hayatı tehdit edecek kadar kanamalara yol açabilmekte ise de daha sıklıkla erken ve tehlike oluşturmadan çoğu kez doktor arkadaşlarım tarafından tanısı konulur ve tedaviside başarılı bir şekilde yapılmaktadır. Tüpler dışında yumurtalık, karın boşluğu, rahim ağzı daha nadir görülen alanlarada yerleşebilmektedir. Büyük çoğunluk fallop tüplerinin son 1/3 lük ampulla denilen kısmına yerleşen dış gebelikler tüpün anatomisinin gebeliğe uygun kas ve damar sistemi içermediğinden büyüyen gebelik tüpün yırtılarak kanamasına yol açmakta ve karın içi kanama sonucu tehlikeli durumlar oluşturabilmektedir.

NE ŞİKAYET OLUŞUR ;

  • Karın veya kasık ağrısı
  • Adet gecikmesi
  • Vajinal kanama
  • Tansiyon düşüklüğü
  • Çarpıntı
  • Baş dönmesi ve bayılma
  • Bulantı, kusma

 

KİMLER DAHA RİSKLİ ;

  • Tüplere ait doğumsal anomalisi olanlar
  • Geçirilmiş pelvik cerrahi öyküsü
  • Geçirilmiş salpenjitis (fallop tüplerinin iltihabı)
  • İleri yaş gebelikleri
  • Tüplerin hareketini kısıtlayan yapışıklıklar
  • Tüp bebek tedavisi ile gebelik
  • Endometriyozis hastalığına sahip olmak
  • Daha önceden dış gebelik geçirmiş olmak
  • Rahim içi araç (spiral) olasına rağmen oluşan gebeliklerde dış gebelik daha sıklıkla izlenmektedir.

NASIL TEŞHİS EDİLİR ;

  • Öncelikle anamnezde adet gecikmesi ve gebelik testi pozitifliği sorgulanır ve yukarıda bahsettiğim şikayetlerin olup olmadığı araştırılmalıdır.
  • Jinekolojik muayene ve ultrasonografi ile rahim içi gebeliğin oluşup oluşmadığı araştırılır. Gebelik testinin pozitif çıkmasına rağmen ultrasonografide gebelik kesesinin görülememesi tanıda önemli noktadır. Bu durumda karın içi kanama araştırılmalıdır.
  • Adet gecikme gününe oranla  b-hCG dediğimiz gebelik testinin beklenenden düşük olması ve 48 saatlik takiplerde istenilen düzenli artışların izlenememesi
  • Ultrasonografide  tüplerde gebelik kesesinin görülmesi (bu görüntü her zaman olmayabilir)

EKTOPİK GEBELİKTE TANIYA YARDIMCI YÖNTEMLER ;

  • Kuldosentez:  Özel bir iğne ile vagina arka kısmından karın boşluğuna girilip rahim arka kısmından sıvı örneği alınır.Karın içine kanama olup olmadığını tespite yardımcı olur. Günümüzde terkedilen bir tanı aracıdır
  • Küretaj:  Tanıya yardımcı olması için yapılır. Alınan örnekler patolojiye gönderilir. Patoloji sonucu kanamanın ve gebeliğin bir dış gebelikten mi, yoksa bir düşük sonucu mu olduğu konusunda bilgi verir.
  • Tanı amaçlı laparaskopi;  Tanı tam olarak konulamıyor ve teşhiste şüphe var ise şikayetlerin sebebini anlamak için diagnostik  (tanısal) laparaskopi yapılabilir.

DIŞ GEBELİĞİ TAKLİT EDEN BİR HASTALIK VARMI ?

Düşükler dış gebeliği taklit edebileceği gibi olası bir dış gebelik tanısını maskeleyebilir ve tanı koymayı güçleştirebilmektedir.


Bu noktada kanda gebelik testi ve progesteron ölçümü yapılmalı ve saptanan gebelik testi değeri 48 saatte bir  tekrar edilmeli ve doğru tanı konulmalıdır. Çünkü bu takiplerde kişi düşük yapıyor ve canlılığını kaybeden bir gebelik taşıyor ise b-hCG değeri giderek düşecektir. Oysa dış gebelik ise ya sabit kalacak veya az miktarda yükselme ile devam edecektir.

Yine düşük ve dış gebelik ayrımı için rahim içerisinden küretaj ile alınan materyalin incelenmesi doktorunuz tarafından önerilebilir. Bu küretaj materyalinde gebelikten kalan doku (koryonik villuslar) izlenirse düşük ihtimalini güçlenir iken gebeliğe ait hiç bir bulgu yok ise ektopik gebelik ihtimali artmaktadır.

Kesin tanı koyabilmek için bazen hem tanı hemde tedavi hedeflenerek laparoskopi yapmak gereksinimi doğmaktadır.

Ektopik gebeliği taklit eden diğer hastalıklar; akut karın ağrıları, enfeksiyon ve abseler, kist yırtılması sonucu karın içi kanamalar bazen dış gebeliği taklit edebilmektedir.

TEDAVİDE NE YAPILAMALI;

Eğer tanı koyuldu ise tedavi modalitesi hastanın durumuna ve hCG düzeyine göre planlanmalıdır.

Tüpte yırtılma olmuş ise ;

Muhtemelen karın içine kanama vardır. Tedavisi cerrahidir. Kapalı yöntem denilen laparoskopik yada açık cerrahi ile var olan dış gebelik materyali temizlenir. Kanama alanları temizlenir. Eğer tüp çok hasar görmemiş ise korunmaya çalışılır, fakat maalesef ameliyatların büyük bir kısmında tüp hasar gördüğünden ve onarılamaz hale geldiğinden almak gerekebilir.

Henüz tüpte yırtılma olmamış ise ;

Hastalık hakkında ayrıntılı bilgi alıp mümkün ise ameliyatsız kurtulmak temel amaçtır. Tanı kesinleştirildikten sonra yakın takibe alınmalı ve gebeliğin canlılığını sona erdiren ilaçlar kullanılarak  b-hCG değerinin düşüşe geçmesi beklenir. Bu sürede takip sıklığı tamamen hekimin tedavi planı ve tercihine bağlıdır ama genel olarak ilk ilaç uygulaması sonrası 4.gün 8.gün ve sonra düşüşe geçti ise haftalık takipler yapılmalı. Değerlerde düşme yok ise ek dozlar veya acil operasyon gerektiren durumlar olabilmektedir. Düşeşe geçen b-hCG canlılığını kaybetmiş gebelik anlamına gelmektedir ve bu dış gebelik materyali vücut tarafından emilerek yok edilecektir. Geride kalan tüp ise bir ihtimal normale dönebildiği gibi genellikle skatriks dediğimiz yapısı bozularak iyileşerek non fonksiyone hale gelecektir.

Tedavide en sık metotrexat(MTX) dediğimiz ajan kullanılmaktadır. Tedavi dozu doktorunuz tarafından hesaplanmalıdır. Bazı hekimler tüpte yırtılma olmamışsa takip yerine laparaskopik cerrahi ile müdahale etmeyi tercih edebilirler. Yanlış bir karar değildir ve tamamen doktorunun yaklaşımına ve dış gebelik hastasının genel durumuna, gebelik testi değerinin yüksekliğine daha önceden doğum yapıp yapmamasına bağlıdır.

Dış gebelik artan enfeksiyon, tüpbebek uygulamaları, eski operasyonlar, ileri yaş gebeliklerinin artık daha sık olmasından dolayı dış gebelikler sıklıkla karşımıza çıkmaktadır ve her halikarda tüpte hasar oluşturmaktadır. Yani ister ameliyatla alınsın ister ise ilaçlar ile yokedilmeye çalışılsın tüpler kalıcı hasar görmekte ve tekrar gebe kalabilme olasılığını düşürmekte bunun yanında bir sonraki gebeliğinde dış gebelik olma riskini artırmakta ve %15-20 ler düzeyine çıkarmaktadır.

Tanısı zor ama tedavisi kolay bir hastalık olmasına rağmen günümüzde halen ilk 3 ay anne adayı ölümlerinin başlıca sebebidir. Bu nedenle iyi takip edilmeli ve tanı atlanmamalıdır.

Önceki MakaleSonraki makale

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

WhatsApp chat